Genetik özelliklere ve alın mimiklerinin sık kullanılmasına bağlı olarak 35-40’lı yaşlardan sonra alında enine çizgilenmeler görebiliriz. Bu çizgiler için eskiden en uygun seçenek alın germe ameliyatıydı. Saçlı deri içinde boydan boya bir kesi ile yapılan bu ameliyat benim ilk asistanlık dönemimde bile hem kesinin büyüklüğü nedeniyle çok tercih edilmezdi, hem de ameliyat sonrası sonuçların kalıcılığı konusunda ciddi problemler vardı.
Daha sonra kesileri ciddi anlamda kısaltan endoskopik alın germe yöntemleri geliştirildi. Bu sayede yara izi artık sorun olmaktan çıktı, ama yine kalıcı sonuç elde etmek alın derisi için oldukça zordu.
Bana göre bu bölgede en az zararla elde edilebilecek en iyi sonuç botulinium toksini (botoks) enjeksiyonlarıyla mümkün. Botoks etkisi kalıcı değildir, 3-6 ay arasında geçecektir. Ama uygulaması son derece basit ve pratik bir yöntemdir. Yılda 2-3 kez tekrarlanan düzenli uygulamalarda hem aktif mimik çizgileri düzelecek, hem de orta vadede eğer deride kalın çizgiler oluşmuşsa bunlar ciddi oranda azalacaktır. Uygun noktalara, uygun dozda yapılan botoks enjeksiyonları sonrası pek çok kişinin korktuğu maske yüz ifadesine sahip olmazsınız. Hatta çevrenizden hiç kimsenin anlamadığı, sadece sizin bildiğiniz bir tazeliğe kavuşursunuz.
Bazen alın çizgilerine dolgu uygulaması yapan hekimler de oluyor. Ama ben şimdiye kadar yaptığım düzenli botoks uygulamaları sonrası dolgu ihtiyacı gösteren bir hasta ile karşılaşmadım.